txtbanner3

Hastalık

Hastalıklar

Mantar ve virütik hastalıklar:

 Her ne kadar kaktüsler normalde hastalanmaya çok yatkın bitkiler değilseler de, örtü altında, yeterli havalandırma olmayan, rutubetli ortamlarda mantar hastalıkları gelişebilir. Aynı şekilde, hastalıklı, ölmekte olan gövde parçalarının ortamdan uzaklaştırılmaması da çürüme sonucu oluşan küf ve mantarlara yol açabilir.

Çoğu Gymnomantar hastalıkları ilkbahar sonu ya da sonbaharda oluşur. Bu soğuk gecelerde, buharlaşma olur ve bu buhar yapraklar ya da gövde üzerinde birikir, sabah olduğunda da yeterli hava hareketi yoksa, bitkinin üzerinde kalır. Mantar sporları, bu su zerrecikleri üzerinde olgunlaşıp bitki dokusuna işlemeye başlar. Yukarıdaki fotoğrafta görülen Gymnocalycium, mantar tehdidi altında. Bu noktadan geri dönüş genellikle mümkün değildir. En iyisi ya bitkiyi tamamen imha etmek, ya da hasarsız bölümü kesip kurtarmaya çalışmak, diğer kısmı atmaktır. Mantar hastalıklarından korunmanın yolu, iyi havalandırma yapmak ve kuru ortam sağlamaktır.

Resimde görülen Ferocactus Emoryi bu türde rastlanabilenbir soruna sahip. Ferıocactus'lerin aerollerinden, tatlı, yapışkan bir sıvı akar. Bu sıvı mantar oluşumu için uygun ortam hazırlar. Özellikle rutubetli havalarda mantar oluşumu olasılığı artar. Havalandırmaya özellikle dikkat etmek gerekir. Bİr de şunu akıldan Ferocactus emoryiçıkartmamak gerekir ki, bu bitiki iyileşse bile, asla orijinal haline dönmeyecektir. Bu nedenle koruyucu önlem almak, tedavi etmekten iyidir. Bu hastalık kesinlikle ölümcül değildir.

Bitkilerinizi düzenli olarak yıkayarak tozdan arındırın. Aşırı rutubetli ortamlardan kaçının. Saksıların altına tabak koymayın. (Ferocactus için özel not, aerollerden akan yapışkan sıvıyı yıkayın).

Kırmızı örümceği engellemek için, bitki üzerinde biriken tozu yıkayarak uzaklaştırınız. Zaman zaman insektisit uygulayın.

Yanda, mantar tehdidi altında bir Gymnocalycium. Aslında bitkinin alt Gymno mantar ve kırmızı örümcekkısımlarında kırmızı örümcek de var. Büyük olasılıkla üstten sulamadan bir şekilde korunmuşlar.  Bitkinin dokusunda, kırmızı örümcek tarafından verilen zarar sonunda, bazı yarıklar, yaralar oluşur, bu bölge mantar saldırısına açık bir durum oluşturur. Siyah leke her zaman büyük derttir, ama her türlü mantar ciddiyetle ele alınması gereken bir sorundur. Hafife almaya gelmez. Kronikleşmiş mantar veya kırmızı örümcek saldırısı, hemen her zaman ölümcüldür. Cereus kırmızı örümcekYanda, kırmızı örümcek tehdidi altında bir Cereus. Kırmızı örümcek, derin dilimli bir gövdeye sahip, ince derili kaktüslerde, özellikle sorundur. Bu bitki, çok özenle ve detaylıca temizlenmelidir. Ulaşılması zor olan her köşe, girinti vs titizlikle fırçalanmalıdır. En zor ulaşılan yerler en çok bu saldırıya maruz kalan bölgelerdir. Yıkarken ve temizlerken bolca su sıkarak yaptığınız işten emin olun.
opuntia viral hastalık hastalıklarhastalıklar2

Mantar lekesi

Yaprak ya da gövde üzerinde kahverengi lekeler oluşur. Eğer ilgilenilmezse, yaprak yerinden ayrılarak düşer. Böyle bir sorunla karşılaşınca, düşen yaprağı yakmak, bitkiyi de bakır sülfatlı bir ilaçla spreylemek uygun olur. Tabii havalandırma koşullarını da iyileştirmekte yarar vardır. Eğer doğru bir ortamda bakılıp iyi beslenmekteyse, kaktüsler sağlıklı kalabilen bitkilerdir. Zaman zaman bitkileri yakından inceleyip herhangi bir sorun olup olmadığına dikkatlice bakmak gerekir. Özellikle yeni alınan bitkiler daha sık kontrol edilmelidir, bazı durumlarda eve yeni getirilmiş olan bir kaktüste hastalık olabilir bu durumda bu olumsuzluk yaygınlaşmadan önce önlem almak mümkün olabilir.

Yaprak deliği

Bitki gövdesi üzerinde ya da yapraklarda delikler, genellikle eski zamandan kalma bir hastalık zararına bağlı olarak oluşur. Bir diğer sebep de bakım ve besleme koşullarındaki yetersizliklerdir. Koşulların iyileştirilmesi ile ileride benzer sorunların oluşmasının önüne geçilebilir.

Sık rastlanan zararlılar

Böcekler kimyasal mücadele ile baş edilebilecek bir sorundur. Eğer kaktüslerinizi bir serada yetiştiriyorsanız, zararlı böceklerin doğal düşmanları olan bazı diğer böcekler yardımıyla da mücadele edebilirsiniz. Sistemik kimyasallar, bitki özsuyuna geçip, bitkiyi yiyen böceğin midesine girerek zehirlenmesine neden olduğu için başarılı bir mücadele yöntemidir. Sistemik kimyasal kullanıldığında bitkinin her yerine ulaşmış olur, oysa püskürtme ile yapılan ilaçlamada bunun garantisi yoktur. Ayrıca, özellikle bazı kaktüslerde, üstü mumsu bir yapıya sahip olduğu için su bitkinin üzerinde tutunamayıp kayar, böylece istenen sağlıklılıkta ilaçlama yapılamayabilir. Büyüme döneminde, sistemik bir kimyasal, koruma amaçlı olarak, herhangi bir sorun olmasa bile 2 ? 3 kez uygulanmalıdır. Hazırlanmış olan karışım, direkt olarak toprağa, bitkinin saksısına dökülmelidir. Eğer yine de bir böcek gelişimi gözlenecek olursa, haftada bir kez olmak kaydıyla 3-4 hafta bu kimyasal, sulama suyuna karıştırılıp bitki bu şekilde sulanmalıdır. (Bu konuda detaylı bilgiyi ?Bakım? bölümünde bulabilirsiniz.)

Hastalık ve Zararlılar

  • Bitkilerin önemli hastalıkları Yaş  ve Kök Çürüğüdür.
  • Bakteriyel Yaş Çürüklüğü; Bakteri yaşlı bitkilerde görülür ve soldurur. Hastalık önce bitkide hafif bodurlaşma ve yapraklarda küçülme şeklinde ortaya çıkar. Bu durum ileri ki aşamalarda ani bir solma ve kuruma izler. Kök ve gövde siyahlaşır. Yumru çürüklüğüne yakalanmış bitkilerin yumrularında dıştan bakışta bir belirti görülmez. Ancak yumrular elle sıkıldıklarında turgorunu yitirmiş, pörsümüş, hatta çürümüş izlenimini verir. Bu yumrularda kabuk kısmının alt tarafının halka şeklinde çürümüş olduğu gözlemlenir. Bakterilerin uygun gelişme sıcaklığı 25-30 C, en yüksek 39 C ve en düşük 4 C dir.
  • Mücadelesi, Saksı toprağı ve bitkinin yetiştiği tüm materyal sterilize edilmelidir. Anaç olarak yalnızca hastalıksız bitkiler (veya yumrular) kullanılmalıdır. Bitkilerin yaralanmamasına dikkat edilmelidir. Hastalıklı bitki kalıntıları uzaklaştırılmalı ve yok edilmelidir. Yumrular bitkinin dinlenme döneminde kuru koşullarda korunmalı ve bitkilere gereğinden fazla su verilmemeli, ortamın sıcaklığı denetim altında tutulmalıdır.
  • Siyah kök çürüklüğü; bu hastalıktan etkilenen bitkilerde gerilmeler, yaşlı yapraklardan başlayan kloroz ve çoğunlukla solgunluk belirtileri görülür. Köklerde çürümeler olur. Korteks (kabuk tabakası) genellikle açık kahverengi, bazı hallerde siyah renk alır. Hastalık etmeni olan fungus toprakta uzun süre yaşama yeteneğinde olan çok sayıda klamidosporlar oluşturur.
  • Mücadelesi, saksı toprağının patogen ile bulaşık olmamasına dikkat edilmeli ve saksı toprağının çok nemli bırakılmamalıdır.